Fikri Sağlar’ın Başörtülü Hakimler Yorumu Hakkında Ne Söylemek İstiyorsunuz?

0
Fikri Sağlar'ın Başörtülü Hakimler Yorumu Hakkında Ne Söylemek İstiyorsunuz?
Fikri Sağlar'ın Başörtülü Hakimler Yorumu Hakkında Ne Söylemek İstiyorsunuz?

Sunucu: CHP eski Milletvekili Fikri Sağlar’ın katıldığı bir televizyon programında “Türbanlı bir hâkimin karşısına çıktığım zaman adaleti yerine getireceği konusunda kuşkum var.” sözlerine her kesimden tepki geldi. Bu konuda ne söylemek istersiniz?

Fikri Sağlar’ın Bu Bakış, Bakış Değil!

Alparslan Kuytul: Gördüğüm kadarıyla CHP bu gibi insanlarla arasına mesafe koymaya çalışıyor. Çünkü bu tür insanların böylesi konuşmaları yüzünden CHP, toplumda dine karşı çok önyargılı hatta bir kısım insanların gözünde dinsiz olarak kabul ediliyor. Din düşmanı gibi görenler de var. CHP bu algıyı kırmaya çalışıyor. Fikri Sağlar’ın bu konuşması bence CHP’nin muhaliflerinin işine gelir. İşte CHP zihniyeti bu, demelerine sebep olur.

Şu anda Türkiye’de Hâkime Hanımlar ve Hâkim Beyler Özgür Değil!

Fikri SAĞLAR ve onun gibilere ben şunu söyleyebilirim. O zaman ben de mahkemede açık saçık bir hâkim, daha doğrusu başı açık biri hâkim gördüğümde, ben de onun adaleti yerine getireceğinden kuşkum var, diyeyim. Bu sözü söylemek bir tek onun hakkı mı? O zaman ben de böyle söyleyeyim. Hâkim başörtülü olunca Fikri Sağlar’ın aleyhinde mi karar verecek? Kanun var.  O hâkim yanlış bir karar verse bile üst mahkeme var. Biz neden bugüne kadar böyle bir laf etmedik. Ben başı açık bir hâkim gördüğümde aleyhimde karar vereceğinden endişeleniyorum demedim çünkü buna göre değil, başındaki örtüye göre değil. Hâkim ya talimata göre karar veriyor- maalesef- ya kanuna göre ya da vicdanına göre karar veriyor; başındaki örtüye göre karar vermiyor. Talimat yoksa kanun da doğruysa ben bu hâkimin başı açık, benim aleyhimde karar verecektir, diye düşünmüyorum.

Fikri Sağlar neden başı kapalıdan korkuyor?

Talimattan korkuyorum, hâkimin başının açıklığından korkmuyorum. Fikri Sağlar neden başı kapalıdan korkuyor? Ben başı açık olandan korkmuyorum, talimat gelmiş olmasından korkuyorum. Fikri Sağlar neden başı kapalıdan korkuyor? Bu anlayış hâlâ başörtüsü düşmanlığının devam ettiğini gösteriyor.

CHP’nin şu anda başındaki kadro, idareci kadro benim görebildiğim kadarıyla aslında bu anlayışı kırmaya çalışıyor.  Ama bu eski milletvekilleri CHP’nin herhalde bu yeni stratejisini anlayamamışlar, hâlâ böyle konuşuyorlar. CHP bunlarla kendi arasında mesafe koymalı, bizi temsil etmiyor, demeli. Kendi şahsi görüşüdür, demeli ve tepkisini göstermeli yoksa bu gibi konuşmalar yüzünden CHP bu algıyı kıramaz. Gene eskisi gibi düşünmeye devam edilecektir. CHP buna benzer durumlarda sessiz kalmamalı. Mesela hatırlıyorum birkaç sene önceydi, bir bayan CHP milletvekili, parlamentoda “Biz Allah’tan korkmuyoruz, hukuktan korkuyoruz.” dedi. CHP’den buna tepki gelmedi. Böyle şeyler çoğaldıkça millette “CHP eski CHP” anlayışı yayılır ve hiçbir zaman da oyları artmaz. Bunlarla kendi aralarına mesafe koymalılar. Gerçekten onlar gibi düşünmüyorlarsa bunu açıklamalılar, bu onlar üzerine bir vecibedir.

Hakim Alacağı Talimattan Kork! Hakimin Başının Açıklığı yada Kapalılığından Değil!

Şu anda Türkiye’nin geldiği nokta meydanda. Türkiye’de başı açık hâkim de özgür değil, başı kapalı hâkim de özür değil. Hâkime hanımlar özgür değil, hâkim beyler özgür değil bunu herkes biliyor. Bunun baş açıklıkla, kapalılıkla alâkası yok. Talimat gelmemişse vicdanı ile karar verecekse başı ha açık ha kapalı. Başına örtüyü takınca vicdanı mı gidiyor? Başörtüsü Allah’ın emridir, Allah’ın emrine uyan bir insan sana haksızlık yapar mı? Ama talimat gelmişse, korkmuşsa onu bilmem, yapabilir. O, herkes için geçerli ama erkek, kadın başı açık veya kapalı. O zaman o böyle söylerse biz de başı açık hâkimler istemiyoruz, diyelim. Başı açık hâkim görünce adaletli davranmayacak diye düşünüyoruz, diyelim. Mesela benim mahkemelerinden bir tanesinde başı açık bir hâkime hanım tek celsede beraat verdi. Ben öyle düşünmedim zaten. Bu hâkime hanım başı açık bir insandır, beni sevmiyordur, mutlaka aleyhine hüküm verir falan diye düşünmedim.  Gerçekten aklıma bile gelmedi. Bu bakış, bakış değil.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’li Kadınlara ‘Vitrin Mankeni’ Sözleri;

Sunucu: Cumhurbaşkanı bu konuyu eleştirirken KILIÇDAROĞLU’na aslında başörtülüleri de hedef alarak yönelttiği bir ifade var, “Oy almak için başörtülü birkaç kişiyi yanına vitrin mankeni gibi getirip koyuyorsun” şeklinde. Cumhurbaşkanının KILIÇDAROĞLU’nun yanındaki başörtülüler için “vitrin mankeni” ifadesini kullanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Alparslan Kuytul: CHP aslında başörtüsüne karşı ılımlı olduğunu göstermek istiyor ama bunu “Bayanlar sadece siyaset gereği başını örtüyorlar” demek için, kalbini bilmek lazım. O bayanları kastetmiyoruz da işte CHP yönetimini kastediyoruz. Onlar bu bayanları sırf kendilerini İslam’a saygısını göstermek için kullanıyorlar, demek istiyorlarsa vallahi bunu bütün partiler yapıyor. CHP bunu o niyetle mi getirdi, kalbini bilemem ama bunu, bu gibi şeyleri bütün partiler yapıyor. İcabında bir cemaatten bir milletvekili adayı gösteriyor kendisi de. Onları temsil ediyor, büyük camiayı temsilen bir veya birkaç tane aday gösteriyor, neden? Diyelim ki doğudaki büyük bir aşiretten adayı gösteriyor, adamın hiçbir özelliği yok, aşiretten olmanın dışında. Aşiret reisi, aşiret reisin oğlu, kızı neyse bir akrabası olmanın dışında hiçbir özelliği olmayan adam, hayatında 10 tane kitap okumayan adam milletvekili oluyor. Bunlar neden aday gösteriliyor?

Bir tek başörtülü, başörtüsüz meselesi değil; bütün partiler aslında bir kesimden daha doğrusu tüm kesimlerden oy alabilmek için böyle farklı kesimlerden adaylar gösteriyor. Bunu bütün partiler yapıyor, inkâr etmenin bir âlemi var mı? AKP bunu yapmıyor mu? Kendilerinden olunca Allah korkusuyla örtünüyor, karşı partiden olunca siyaseten örtülüyor(!) Kendileri böyle birini aday gösterince ya da mecliste üye yapınca samimi oluyorlar, başka bir parti böyle bir şey yapınca onlar riyakâr oluyor, oy almak için bunu yapıyorlar falan.

Bütün bu konuşmaların hepsi demagojiden başka bir şey değil, sadece siyaset gereği yapılan konuşmalardır. Bunu bütün partiler yapmaktadır, o zaman kendi partilerine de baksınlar. Kendi partilerinde de böyle birçok insan var, aynı şey kendileri için de söz konusu olabilir. Efendim, işte biz zaten dindar insanlarız falan. Dindar olanlar olabilir onların da içinde, olabilir ama bu iş siyaseten yapılıyor dinin gereği olarak değil. Siyaseten yapıldığını herkes biliyor. CHP ile AKP bu konuda aynı kefeye Konulabilir mi? Belki aynı kefeye konulamayabilir. Ama sonuçta her partide buna benzer durumlar olduğu da bir gerçektir. O halde böyle birbirine laf atmaya gerek yoktur. Ben bu tür konuşmaları doğru görmüyorum.

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Fikri Sağlar’ın Türbanlı Hakim Sözlerine Tepki:

Sunucu: Hocam gelen yorumlarda Kemal KILIÇDAROĞLU’nun Fikri Sağlar’ın sözlerine tepki gösterdiği belirtiliyor.

Alparslan Kuytul: Öyle mi? Ben onu duymadım, nasıl bir tepki göstermiş?

Sunucu: Yorumlarda iletiyor arkadaşlarımız. “Çağın neresindeyiz, kişi ister takar ister takmaz saygı duymalıyız ve böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyoruz.”

Alparslan Kuytul: İyi. Bu iyi bir şey yani. Tepki gösterilmiş, görevini yerine getirmiş demektir, iyi etmiş.

Programın tamamını izlemek için;

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here