Eşcinsellerin Gerçekleştirdiği ‘Onur Yürüyüşü | Güncel-Yorum

0

SORU: EŞCİNSELLERİN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ

‘ONUR YÜRÜYÜŞÜ’NÜ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

Haramı meşrulaştıran yürüyüşün adını ‘Onur Yürüyüşü’ mü koymuşlar? Yazıklar olsun ona bu ismi verenlere! Bu, onursuzluk yürüyüşüdür. Vahiy olmazsa insanın geleceği nokta bu. İnsanın mutlak doğrulara ihtiyacı var. Sana göre yanlış, bana göre doğru diye bir şey olmamalı. Kesin doğrular olması lazım. Bir tane doğru var. İki tane doğru olmaz. İnsanoğlu kesin doğruları kaybetti. Her sene doğrular değişiyor. Dün iğrenç olan şey, bugün doğru gibi görülebiliyor. Allah’tan gelen kesin bir bilgi olmazsa insanoğlu her gün bir fikir değiştirebilir.

İnsanlar ‘vahye ihtiyacımız yok, akıl bize yeter’ diyorlar. Sonra da akla değil nefislerine uyuyorlar. Hâlbuki akıl her zaman yeterli olmaz ve her meselede doğruya ulaşamaz. Doğruya ulaşabildiği meselelerde de ona uyamayabilir. Çünkü insanın nefsi vardır. Mesela o eşcinseller akılları ile düşünseler, onlar da ne kadar iğrenç bir şey yaptıklarını anlayacaklar.  Ama akılları ile düşünmüyorlar, nefisleri ile düşünüyorlar. Bunlar zinanın her türlüsünü yapmışlar, birçoğu uyuşturucu da kullanmış. Yapacak bir şey kalmamış. ‘Belki bundan bir zevk alırım’ diye düşünüyor. Çünkü artık karşı cinsten zevk almıyor. Bütün düşündüğü şey zevk. Hâlbuki bunun sonu yok, bunun sonu çıldırmak, bunun sonu intihar. Nefis doymaz, nefis ancak terbiye edilir.

Buna ‘Onur Yürüyüşü’ demek bile insanı kâfir yapar. Çünkü Kur’an eşcinselliği, erkeğin erkekle münasebetini lanetlemektedir. Kur’an Lût Aleyhisselam’ın kavmini anlatmaktadır. Lût’un kavmine lanet edilmiş ve azap edilmiştir. Kur’an’ın lanetlediği ve azaba gerekçe olarak gösterdiği bir günaha, böyle bir yürüyüşe ‘Onur Yürüyüşü’ demek Kur’an’ı açıkça inkâr etmektir. Diyanet Başkanlığı ne işe yarıyor? Neden bir açıklama yapmıyorlar?

Bir insan böyle bir günaha girse ama sonra: “Yaptığım haramdır, kabul ediyorum, Allah beni affetsin,” dese bu insan kâfir olmaz. Ama buna ‘Onur Yürüyüşü’ dediği zaman kâfir olur ve ebediyen cehennemde kalır. Çünkü bu haramı inkâr etmektir. Haramı helal hatta onurlu bir amel görmektir.

Çıldırmış Avrupa, ABD… Ve biz bunlardan mı alacağız kanunlarımızı, ahlâk ölçülerimizi? Bu iğrenç medeniyetten mi alacağız? Biz o yüzden “Biz Medeniyetimize Dönüyoruz” diyoruz. Onların medeniyetini reddediyoruz! Bu medeniyet değil, pislik. Bu hayvanlaşmaktan daha beter. Hayvanlar bile bunu yapmıyor. Kur’an-ı Kerim buyuruyor ki: “Onlar başka değil ancak hayvanlar gibidirler. Hatta hayat bakımından hayvanlardan da aşağıdırlar.” Kur’an’ı bıraktık onların kanunlarını alıyoruz. Yazıklar olsun! Avrupa’da, ABD’de serbestse bizde de serbest olsun diyoruz. Onları taklit ediyoruz.

Duydum ki bazı Hocalar: “Ben kınayamam” diyormuş. Allah’ın kınadığını mı kınamıyorsun? “Ben onlara ancak dua ederim, beddua etmem” diyen Hocalar! Sana beddua et diyen yok. Dua konusuna gelince “Allah bunları ıslah eylesin” diye dua edilebilir tabi. Biz de ederiz. Ama evvela sen bir hoca olarak: “Bu haramdır, Allah’ın lanetlediği bir günahtır” demek zorundasın. Dua başka bir şey, hakkı gizlemek başka bir şey. Sen hakkı gizliyorsun. Böyle bir cevabı dinleyen insan; “Herhalde eşcinsellik ciddi bir günah değil, baksana hoca hiç haram demedi” der. Televizyonda rol yaparak konuşan hocalar, din sayesinde köşeyi dönen din tacirleri tabiî ki gerçekleri konuşmazlar.

Çünkü konuşursa ve bunun haram olduğunu söylerse belki bir daha televizyona çıkarmazlar, büyük paralar vermezler. Belki bir takım kitleler tarafından tenkit edilir ve izleyenleri azalır. Onun için hakikatleri söylemiyorlar. Gerçekleri söylediklerinde bazı insanların tepki göstereceğini hesaba katıp söylemediklerinde Allah Azze ve Celle’nin tepki göstereceğini hesaba katmıyorlar.  Biz bu yürüyüşü lanetliyoruz, bunu kınamayanları da kınıyoruz.

Peygamberimiz: “Bir kötülük gördüğünüz zaman gücünüz yetiyorsa el ile müdahale edin. Yetmezse dille müdahale edin” buyurmuyor mu? Bazı Hocalar elle müdahale etmediği gibi dille de müdahale etmiyor. Bu haramdır, yapmayın da demiyor. İslam’da emri bi’l maruf nehyi ani’l münker neden var? Neden kötülüklere engel olmakla emrolunmuşuz? Münkerin yayılmasını engellemek için. Haramlarla mücadele edilmeyince şimdi on binlerce insan bunu savunabiliyor. Bir de Müslümanlarla ve İslam’la alay ediyorlar ve: “Recep’le Şaban’ın arasına Ramazan giremez,” yani İslam giremez diyorlar.

Bazı eşcinseller bu durumlarını nasıl açıklıyorlar; Efendim, Allah beni böyle yaratmış. Benim hormonlarımda bir problem var. Dolayısıyla benim suçum, günahım yok. Doktor değilim ama onlardan öğrendiğim kadarıyla erkeklerde yaklaşık % 90 erkeklik, % 10 dişilik hormonu bulunur. Böyle olunca kişi erkek olur. Bunun tersi olduğu zaman yani % 90 dişilik, % 10 erkeklik hormonu olduğu zaman da kişi bayan olur. 90/10 dengesi bazen gerçekten arızalı olabilir. Mesela 80/20, 70/30 gibi bir denge bozukluğu olabilir. Böyle bile olsa, Allah insana irade vermiş, kitap ve Peygamber göndermiştir.

İrade boşuna mı verildi? Arabada fren var. Boşuna mı var? Arabada frene basıyorsun da kendi frenlerine neden basmıyorsun? Ben böyle yaratılmışım tarzında bir yaklaşım iradeyi sıfırlayan bir yaklaşımdır. Sanki irade diye bir şey yok. İmtihandayız, kimi âmâ doğar, kimi topal, kimi fakirlikle imtihan edilir, kimi zenginlikle… Senin de imtihanın bu demek ki. Bu yaklaşım ne dini ne iradeyi ne de aklı kabul ediyor. Ayrıca böyle olanların bir kısmı hormon bozukluğu olan insanlar değiller, sağlıklı insanlar. Ama tatmin olamamış insanlar bunlar.

Allah Azze ve Celle’nin kadınlara örtünmeyi emretmesinin bir sebebi de kadının gizemini koruması ve erkekte kadına arzunun devam etmesini sağlamaktır. Kadınlar açık gezdiğinde erkekler bir müddet tahrik olur, bu arzu zirveye ulaştıktan sonra aşağıya inmeye başlar. Arzu artar artar sonra artık tiksinmeye başlar. Kadından zevk almamaya başlar. Ama kadın örtünseydi, erkekte kadına, kadında da erkeğe karşı arzu hep muhafaza edilirdi. Ama şimdi kadın erkekle, erkek kadınla tatmin olmuyor artık. O yüzden başka yollar arıyorlar…

Bizim medeniyetimizin hâkim olduğu asırlarda neden böyleleri yoktu ya da çok azdı? Ne oldu da birden bire hormon dengeleri bozuk olanlar çoğalıverdi? İslamî hayat bu gibi günahkâr arzuları yok etmektedir. Bu ahlaksızlıklar Batı Medeniyeti’nin yeryüzüne hâkim olduğu bir zamanda çoğaldı. Bu neyi gösteriyor? Suçlu olan Batı Medeniyeti’dir. Batı Medeniyeti insanları nefsine tapar hale getirdi. Bu nefis doymuyor. Batı Medeniyeti bütün alanlarda suçludur! Hem emperyalist olduğu için hem ahlakı sıfıra indirdiği için hem inancı bozduğu için suçludur. Batı Medeniyeti ne Hıristiyancı ne de Yahudice bir medeniyettir. Bu medeniyet dinsiz bir medeniyettir. Şu yapılanları hiçbir din kabul etmez.

Hıristiyanlık baştan beri bozulmuştur ve bozmuştur. Pavlos geldi Hıristiyanlığın inanç esaslarını bozdu. Tevhidi bozdu, teslisi yani 3 tanrı anlayışını getirdi ve sonra şeriatı kaldırdı. Tevrat’ın şeriatına bağlı kalınmasının şart olmadığını, her şeyin helal olduğunu söyledi. Haram anlayışını kaldırdı, dini şeriatsız ve hükümleri olmayan bir din haline getirdi. Hayata karışmayan, hayatın dışında bir din, bir toplum meydana getirdi. Haramlar kaldırılınca böylesi günahlar yayıldı. Kilise önceleri bunlara karşı çıkıyordu. Sonraları bunların nikâhlarını kıymaya başladı. 21 yaşındaki bir genç 77 yaşındaki ninesi ile kilisede evlendi ve kilise bunların nikâhını kıydı. Erkek erkeğe, kadın kadına nikâh kıydı. Çünkü kilise 2000 yıldır dini değiştirmeye, bozmaya fena alıştı. İstediği gibi din üzerinde operasyon yapıyor.

İşin bu noktaya gelmesinde hepimizin payı var. İslam’ı yeterince anlatmadık. Yeni bir nesil meydana getirmedik. Neslimizi onların eline terk ettik. Okullara, televizyonlara ve moda evlerine teslim ettik. Şimdi mevcudu ıslah etmek ve yeni bir nesil meydana getirmekle mükellefiz.

 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here