Alparslan Kuytul Karakol Çıkışı Açıklama Yaptı!

0
Alparslan Kuytul Karakol Çıkışı Açıklama Yaptı!
Alparslan Kuytul Karakol Çıkışı Açıklama Yaptı!

Karakola ses örneği vermek için giden Alparslan Kuytul Hocaefendi karakol çıkışı açıklama yaptı.

Kendisine ait olmayan bir video hakkında açılan dava da yer alan konuşmaların kendisine ait olup olmadığını anlamak için mahkeme kararıyla ses örneği vermesi istenen Alparslan Kuytul Hocaefendi, internet ortamında ve emniyette binlerce video kaydı bulunmasına rağmen karakola çağrıldı.

Karakol sonrası açıklama yapan Alparslan Kuytul Hocaefendi şunları söyledi;

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. O konuşmanın benimle hiçbir alakası yok. Başkasının konuşması. Devlet de kim olduğunu çok iyi bilmektedir. Konuşan kişiyle benim aramda 20 yaş fark var. 3 sene evvel yaptığı konuşma. O zaman o günkü konuşan kişinin saçı sakalı simsiyah. 3 sene evvel benim saçım sakalım simsiyah olmadığına göre demek ki o kişi ben değilim. Ayrıca zaten kuş kadar beyni olan bir insan iki insanın farkını anlar.

Dolayısıyla hem sesimiz farklı, hem simamız farklı, hem yaşımız farklı. Her şeyimiz farklı olduğu halde sırf beni uğraştırmak, sırf gözdağı vermek, sırf usandırmak, yıldırmak. Yani ‘istersek başkalarının konuşmasından ötürü bile mahkeme açarız.’ mesajını vermek için bunu yapıyorlar. Zaten 9 tane mahkeme açmışlardı. Bu 10. Mahkeme oldu. Bu bana açılan, eşime açılan 15 mahkeme var. Arkadaşlara açılan 70-8- tane mahkeme var. Yani 2 milyon 100 liralık para cezası var. Çeşitli bahanelerle kesilen para cezaları var. Yani tüm bunlar yetmiyor gibi bir de bunu yaptılar.

Çok iyi biliyorlar bunun konuşan kişinin kim olduğunu. Ben mahkemede de söylemiştim:  “Yani bu konuşan kişinin kim olduğu belli hâkim bey.” “Siz biliyor musunuz “dedi bana. “Evet, biliyorum” dedim. “Kim?” dedi. Devlet biliyor yani. Sırf beni muhbir durumuna, iftiracı durumuna düşürmek istiyorlar. Yoksa yani kim olduğunu bilmiyorlar mı? Biliyorlar. Sadece beni ispiyoncu durumuna düşürmek istiyorlar. “Ben de ispiyonculuk yapmayacağım, adını vermeyeceğim. Devlet zaten adını bilmektedir” dedim ve isim vermedim. Buna rağmen hâkim bey bana tutup tekrardan fotoğraflar gönderdi. Mahkemede hâkime  “Fotoğrafları niye gönderiyorsun hâkim bey? Ben size zaten şahitlik yapmayacağımı, ispiyonculuk yapmayacağımı söyledim. Neden fotoğrafları tekrar gönderiyorsunuz? Ben size şahitlik yapmayacağım, bu kişinin kim olduğunu söylemeyeceğim” dedim. Fotoğrafları neden bir daha gönderiyorsunuz? Ben burada teşhis mi yapacağım? Zaten Şahit olmayacağını söyledim. Velhasıl o şekilde şahitlik de yapmadım.

İstiyorlar ki ben birini ispiyonlayayım ve ondan sonra onu sevenlerle bizim aramızda bir husumet meydana gelsin ya da beni sürekli böyle mahkemelerle meşgul etmek istiyorlar. Şimdi onun için geldik. O zaman hâkim, o konuşan kişinin ben olup olmadığının tespiti için fotoğrafımın çekilmesi ve ses kaydının alınması kararını verdi. Benim zaten internette binlerce ses kaydım ve bir sürü konuşmam var. Fotoğraf desen milyonlarca var. Buna gerek var mı? Sadece meşgul etmek istiyorlar fakat aslında kendileri kaybediyorlar, rezil oluyorlar. Bu bir skandal! Ahmet’in konuşmasından dolayı Mehmet’i mahkemeye çekmek (!) O konuşan kişinin kim olduğu da belli. Adam zaten videoda konuşuyor. Devlet, videoda konuşan bir insanı tanıyamaz mı? Zaten bu kişi, yüzlerce videosu olan ve herkesin de tanıdığı bir insan. Tanınmayan biri de değil. Onun da bir sürü mahkemeleri var. Bunu göz göre göre devlet yapıyor. Devlet derken, aslında devletin içinden bizimle uğraşan bir ekip var, derin devlet var.

O derin devletin elemanları beni sürekli böyle mahkemelerle, soruşturmalarla meşgul etmek istiyor. Hadise bundan ibarettir. Bana bir şey olmuyor ama onlar çok şey kaybediyor. Benim bu yolda attığım her adım sevap olarak döner inşallah ama onların yaptığı zulüm, günah olarak yazılıyor. Bu kadar olmaz.

Tarihte Türkiye adliyesinde öyle olaylar olmuş ki. Derin güçler bir çocuğu başka bir görüşten olduğu için idam etmek istiyorlar ama çocuğun yaşı 17 olduğu için idam edemiyorlar. Bu sefer çocuğun kimlikteki yaşını büyütüp idam ettiriyorlar. Bunun gibi nice skandallar var.

Türkiye’de mahkemelerde olan adaletsizlikler… İşte bu da onlardan birisidir. Ahmet’in konuşmasından dolayı ben geliyorum ve burada ses kaydı yapıp görüntümü alıyorlar. Tam bir rezalet! Başka diyecek bir şey yok. Tam bir skandal. Teşekkür ediyorum.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here